MUSKİ yönetimi tarafından yapılan açıklamada, “banyo, yatak odası ve parmak izi sistemi yok” denilerek kamuoyunun iddiaları reddedildi. Ancak en dikkat çekici olan, bu açıklamaların hiçbir görsel ya da belgeyle desteklenmemesi oldu. Basına ve kamuoyuna açıklama yapan bir kurumun, en temel doğrulama yöntemi olan kapısını açıp göstermesi gerekirken, makam odası hâlâ basına kapalı tutuluyor.Bu durum, “saklanan ne var?” sorusunu gündeme getiriyor.
Eğer iddialar asılsızsa, neden ilgili gazetecilere makam odası gösterilmedi?
MUSKİ odayı boşaltmak için zaman mı kazanmaya çalışıyor?
Neden tadilatı yapan firmaya ve sözleşmeye dair tek bir satır belge yayımlanmadı?
Neden ihale sürecine dair hiçbir açıklama yapılmadı?HALKA HAKARET, GAZETECİYE İFTİRAAçıklamada iddiaları gündeme getiren gazeteciler ve yayın organları, “hayali internet sitesi” ve “iftiracı güruh” ifadeleriyle hedef alındı. Bu saldırgan üslup, halkın bilgi alma hakkına ve basın özgürlüğüne doğrudan bir saldırı olarak yorumlandı. Kurumsal bir basın metninde böylesine düşmanca bir dil kullanılması, MUSKİ yönetiminin eleştiriye tahammülsüzlüğünü bir kez daha ortaya koydu.10 MİLYONLUK TADİLAT: ‘BANYO YOK’ DEMEK YETERLİ Mİ?Açıklamada, lüks makam odasıyla ilgili haberlerin “hayal ürünü” olduğu öne sürülüyor. Ancak yapılan açıklama bile, “ısıtma sistemi, boya, çatı tadilatı, klima ve kapı değişimi” adı altında bir dizi harcamayı doğruluyor. Oysa kamuoyunda sorulan asıl soru şuydu:
Bu tadilat hangi firmaya verildi?
İhale açıldı mı? Doğrudan temin mi yapıldı?
Harcamaların kalem kalem dökümü nerede?MUSKİ bu sorulara cevap vermek yerine, sadece “banyo yok” diyerek skandalı savuşturmaya çalışıyor.SU SORUNU YOK DEDİLER, VATANDAŞ SUSUZLUKTAN ŞİKAYET EDİYORAçıklamada, Bodrum, Menteşe, Ula, Marmaris ve Milas’ta su kesintisi yaşanmadığı öne sürülüyor. Ancak sosyal medya, CİMER başvuruları ve yerel basında vatandaşların aylarca yaşadığı susuzluk çilesi belgeleriyle ortada.
MUSKİ yönetimi, halkın çektiği çileyi inkâr ederek hem halkın aklıyla alay ediyor hem de yönetsel sorumluluktan kaçıyor. Açıklamadaki “Bozburun’da 6 mahalleye su verdik” cümlesi bile su krizinin ne kadar yaygın olduğunu gösteriyor.
MUSKİ halkımızın yanındayız açıklaması yaptığı sıralarda Muğla Türkiye’de en pahalı su satan illerin başında geliyordu.ATAMA SÜRECİ: “LİYAKAT” SÖYLEMİ YETERSİZYılmaz Şengül’ün, Ekrem İmamoğlu’nun önerisiyle atandığı iddiaları da atamanın 13 Mayıs’ta vekaleten, 26 Eylül’de asaleten yapıldığının belirtilmesi dahi iddiaların “uydurma” olmadığını gösteriyor.MUSKİ, tek satır belge sunmadan “liyakatla atandı” demekle yetiniyor. Oysa kamuoyunun beklediği, bu göreve başka kimlerin aday olduğu, hangi kriterlerle seçildiği ve görevlendirme sürecinde hangi prosedürlerin izlendiğidir.SORULAR YANITLANMADI, HALK ŞEFFAFLIK BEKLİYORMUSKİ yönetimi, halkın ve basının sorduğu şu temel sorulara hâlâ yanıt vermiş değil:
1. Makam odası tadilatı hangi firmaya, hangi bedelle verildi?
2. 10 milyon iddiası neden “780 bin” denilerek geçiştirildi, resmi ihale belgesi nerede?
3. Şengül ataması dışında başka adaylar değerlendirildi mi?
4. Bodrum ve Milas’ta hâlâ süren su kesintileri nasıl inkâr ediliyor?SONUÇ: ŞATAFAT VAR, HİZMET YOK!MUSKİ’nin yaptığı açıklama, gerçeği aydınlatmaktan çok kamuoyunu yatıştırma ve konuyu örtbas etme çabası olarak görülüyor. Lüks odalarda, klimalı katlarda hazırlanan bu metinler ne Bodrum’da susuzluktan çamaşır yıkayamayan kadına, ne de zam üstüne zam gelen faturaları ödemekte zorlanan yurttaşa yanıt veriyor.BİZLER DOĞRU HABERLERLE MUĞLA HALKININ SESİ OLMAYA DEVAM EDECEĞİZHABER MERKEZİ
Eğer iddialar asılsızsa, neden ilgili gazetecilere makam odası gösterilmedi?
MUSKİ odayı boşaltmak için zaman mı kazanmaya çalışıyor?
Neden tadilatı yapan firmaya ve sözleşmeye dair tek bir satır belge yayımlanmadı?
Neden ihale sürecine dair hiçbir açıklama yapılmadı?HALKA HAKARET, GAZETECİYE İFTİRAAçıklamada iddiaları gündeme getiren gazeteciler ve yayın organları, “hayali internet sitesi” ve “iftiracı güruh” ifadeleriyle hedef alındı. Bu saldırgan üslup, halkın bilgi alma hakkına ve basın özgürlüğüne doğrudan bir saldırı olarak yorumlandı. Kurumsal bir basın metninde böylesine düşmanca bir dil kullanılması, MUSKİ yönetiminin eleştiriye tahammülsüzlüğünü bir kez daha ortaya koydu.10 MİLYONLUK TADİLAT: ‘BANYO YOK’ DEMEK YETERLİ Mİ?Açıklamada, lüks makam odasıyla ilgili haberlerin “hayal ürünü” olduğu öne sürülüyor. Ancak yapılan açıklama bile, “ısıtma sistemi, boya, çatı tadilatı, klima ve kapı değişimi” adı altında bir dizi harcamayı doğruluyor. Oysa kamuoyunda sorulan asıl soru şuydu:
Bu tadilat hangi firmaya verildi?
İhale açıldı mı? Doğrudan temin mi yapıldı?
Harcamaların kalem kalem dökümü nerede?MUSKİ bu sorulara cevap vermek yerine, sadece “banyo yok” diyerek skandalı savuşturmaya çalışıyor.SU SORUNU YOK DEDİLER, VATANDAŞ SUSUZLUKTAN ŞİKAYET EDİYORAçıklamada, Bodrum, Menteşe, Ula, Marmaris ve Milas’ta su kesintisi yaşanmadığı öne sürülüyor. Ancak sosyal medya, CİMER başvuruları ve yerel basında vatandaşların aylarca yaşadığı susuzluk çilesi belgeleriyle ortada.
MUSKİ yönetimi, halkın çektiği çileyi inkâr ederek hem halkın aklıyla alay ediyor hem de yönetsel sorumluluktan kaçıyor. Açıklamadaki “Bozburun’da 6 mahalleye su verdik” cümlesi bile su krizinin ne kadar yaygın olduğunu gösteriyor.
MUSKİ halkımızın yanındayız açıklaması yaptığı sıralarda Muğla Türkiye’de en pahalı su satan illerin başında geliyordu.ATAMA SÜRECİ: “LİYAKAT” SÖYLEMİ YETERSİZYılmaz Şengül’ün, Ekrem İmamoğlu’nun önerisiyle atandığı iddiaları da atamanın 13 Mayıs’ta vekaleten, 26 Eylül’de asaleten yapıldığının belirtilmesi dahi iddiaların “uydurma” olmadığını gösteriyor.MUSKİ, tek satır belge sunmadan “liyakatla atandı” demekle yetiniyor. Oysa kamuoyunun beklediği, bu göreve başka kimlerin aday olduğu, hangi kriterlerle seçildiği ve görevlendirme sürecinde hangi prosedürlerin izlendiğidir.SORULAR YANITLANMADI, HALK ŞEFFAFLIK BEKLİYORMUSKİ yönetimi, halkın ve basının sorduğu şu temel sorulara hâlâ yanıt vermiş değil:
1. Makam odası tadilatı hangi firmaya, hangi bedelle verildi?
2. 10 milyon iddiası neden “780 bin” denilerek geçiştirildi, resmi ihale belgesi nerede?
3. Şengül ataması dışında başka adaylar değerlendirildi mi?
4. Bodrum ve Milas’ta hâlâ süren su kesintileri nasıl inkâr ediliyor?SONUÇ: ŞATAFAT VAR, HİZMET YOK!MUSKİ’nin yaptığı açıklama, gerçeği aydınlatmaktan çok kamuoyunu yatıştırma ve konuyu örtbas etme çabası olarak görülüyor. Lüks odalarda, klimalı katlarda hazırlanan bu metinler ne Bodrum’da susuzluktan çamaşır yıkayamayan kadına, ne de zam üstüne zam gelen faturaları ödemekte zorlanan yurttaşa yanıt veriyor.BİZLER DOĞRU HABERLERLE MUĞLA HALKININ SESİ OLMAYA DEVAM EDECEĞİZHABER MERKEZİ